Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, 31 Mart Yerel seçimlerinde herhangi bir ittifakta yer almayacaklarını; İstanbul, Ankara ve İzmir’de kendi adaylarını çıkaracaklarını açıkladı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında merakla beklenen ittifak kararını açıkladı.
‘Milletimiz bizim ittifakta yer almamızı istemiyor’
Erbakan, “14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan genel seçimlerde milletimizin bizden beklentilerini dikkate alarak ittifak içinde yer almıştık. Bu seçimde ise milletimiz bizim ittifakta yer almamızı istemiyor. AK Parti ile bu yerel seçimlerde işbirliği yapmamak ve Yeniden Refah Partisi olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de de kendi adaylarımızı göstermek yönünde karar almış bulunuyoruz.”
‘Türkiye’nin en hızlı büyüyen partisi Yeniden Refah Partisi’dir’
Milli Görüş lideri Fatih Erbakan, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Bugün Türkiye’nin en hızlı büyüyen, en canlı, en dinamik partisi Yeniden Refah Partisi’dir. Partimiz, Türkiye siyasetinin parlayan yıldızıdır. Türkiye’nin her köşesinde her kesimden insanımızın büyük ilgisi ve teveccühünü görmekteyiz, birbirinden güçlü Belediye Başkan Adaylarımız seçim bölgelerinde başa güreşiyor ve Üye sayımızdaki muazzam artış bunun göstergesidir. Bugün itibariyle üye sayımız 411 bin 300 olmuş durumdadır! Dile kolay 5 ayda 260 binden, 411 bine… İnşallah yaklaşmakta olan 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerine 500 bin üyeyle gireceğiz ve belediyelerde Milli Görüş iktidarını yeniden gerçekleştireceğiz! Ve inşallah 31 Mart Yerel Seçimlerinin yıldızı da, 2028 Seçimlerinin yıldızı da Allah’ın izniyle Yeniden Refah Partimiz olacaktır!
Bilindiği gibi, 14 Mayıs 2023 seçiminde milletimizin huzurunda imzalanan bir mutabakat metniyle “ilkelerimizden taviz vermeden” Cumhur ittifakının içinde yer aldık.
Yeniden Refah Partisi olarak milletimizin genel beklenti ve arzusunu dikkate alarak, “ülkemizin ve milletimizin selameti için” Cumhur ittifakı içinde kendi amblemimizle seçimlere katıldık.
Cumhurbaşkanlığı adaylığımızı açıklamış olmamıza rağmen, Cumhur ittifakının Cumhurbaşkanı Adayı olan Sayın Erdoğan lehine adaylıktan çekilerek, tamamen Milletimizin hayrına olacak mutabakat metnimiz dışında bir karşılık beklemeden, ve mutabakat metnimizle de ilkelerimizden taviz vermeden, Cumhur ittifakı içinde yer aldık.
Ancak üzülerek ifade ediyoruz ki; Milletimizin hayrına olan bu mutabakat metnimiz ile ilgili olarak şimdiye kadar herhangi bir olumlu gelişme olmamıştır. Hatta maalesef tam tersi yönde gelişmeler olmuştur.
2024 yılı Bütçesinin aynen önceki bütçeler gibi bir “Borç ve faiz bütçesi” olarak açıklanması, emeklinin dar gelirlinin bugün içinde bulunduğu durum, seçimden sonra yağmur gibi yağan zamlar ve vergi artışları bu konuda en önemli örneklerdir.
‘Gazze konusunda somut adımlar atılmadı’
Burada diğer çok önemli bir konu; İktidarın Gazze konusunda yetki ve sorumluluğunun gerektirdiği adımları atmamasıdır. Ankara’daki İsrail Büyükelçisi’nin kovulması, İsrail’le ticaretin kesilmesi, ihracatın tamamen durdurulması, Malatya Kürecik Radar Üssü’nün kapatılması gibi adımların atılmaması), miting yapmak ve konuşmak dışında somut hiçbir aksiyon almaması, yerel seçimlerle ilgili ittifak kararımızın şekillenmesinde rol oynamıştır.
‘Milletimiz bu seçimde ittifak yapmamızı istemiyor’
Ancak Tüm bunlara rağmen; Bir ittifakın yapılması halinde, özellikle İstanbul’un CHP zihniyetinden geri alınmasına ve bu birlikteliğin etkisiyle iktidarın icraatlarında etki sahibi olup hayra vesile olunabilir mi düşüncesiyle ve toptan retçi bir tavır almamak adına müzakere masasına oturuldu.
Bu noktada da karşımıza şu beş sebep çıktı;
1) Bu seçimin 14 Mayıs’tan önemli bir farkı; milletimiz bu seçimde bizden herhangi ittifak içerisinde yer almamızı istemiyor.
Bunu nereden biliyoruz? Biz sürekli olarak sahada, halkın içinde olan bir teşkilatız. 5 ayda 200 bine yakın üye kaydı yapan teşkilatlarımız, bu üyeleri yaparken nereden baksanız 2 milyon insanla muhatap oldu.
Sadece kendi seçmenimiz değil, her kesimden seçmen “seçimlere tek başınıza girin, her bölgede aday çıkarın size oy vermek istiyoruz” şeklinde görüş bildirdiler. Bizim Önceliğimiz aziz milletimizin bizden beklentisidir! 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan genel seçimlerde milletimizin bizden beklentilerini dikkate alarak ittifak içinde yer almıştık. Bu seçimde ise milletimiz bizim ittifakta yer almamızı istemiyor.
2) Teşkilatlarımız da bu seçimde bir ittifakın içinde yer almamızı istemiyor.
Evet, 14 Mayıs seçimlerinde de teşkilatlarımız %60 oranında ittifaka karşıydı, ama bu seçimde teşkilatlarımızın %95’i ittifaka karşı…
Teşkilatlarımızın beklentileri, fikirleri ve motivasyonu bizim için son derece önemlidir.
3) Yeniden Refah Partisi 31 Mart Yerel Seçimlerini 14 Mayıs seçimleri gibi bir “beka” seçimi olarak görmemektedir. Belediye başkanlarının yetki ve sorumluluklarının çerçevesi bellidir ve bir belediye başkanının icraatları dolayısıyla “ülke elden gidiyor” söylemini ortaya koymanın bir manası yoktur.
Bugün bizim birinci önceliğimiz; belediyelerde milletimizin yıllardır bunaldığı sorunların çözülmesi, yeni bir hizmet anlayışının ortaya çıkmasıdır.
Biz de bağımsız bir siyasi parti olarak, belediyeler kazanmayı ve kendi belediyecilik anlayışımızı uygulamayı istiyoruz. Hızla büyüyen, üye sayısı katlanarak artan bir parti olarak, “beka meselesi olarak da görmediğimiz bir yerel seçimde” kendi adaylarımızla seçime girmeyi ve gücümüzü göstermeyi istiyoruz.
4) Diğer önemli bir husus, 14 Mayıs seçimlerindeki “karşı blok” bu seçimde 14 Mayıs’tan farklı olarak ittifak halinde seçimlere girmiyor. Dolayısıyla 14 Mayıs’tan farklı olarak, bu tarafta da bir ittifak yapılması ciddi bir önem arz etmiyor.
5) Ayrıca Partimiz ile Ak Parti yetkilileri arasında geçen görüşmelerde, Ak Parti heyetinin ittifak konusunda “adil ve dengeli” bir teklifle gelmediğini de görmüş bulunmaktayız..!!
Madem İstanbul’da ve Ankara’da bir değişim istiyoruz, öyleyse bizim Yeniden Refah Partisi olarak atacağımız adımlar gibi, Ak Parti tarafının da “adil ve makul çerçevede” adımlar atmasını beklememiz, siyaseten de adaletin gereği olarak da gayet doğaldır.
Ancak maalesef muhataplarımızdan bu şekilde bir yaklaşım göremedik.
Gelinen noktada, tüm bu sebepler nedeniyle; AK Parti ile bu yerel seçimlerde işbirliği yapmamak ve Yeniden Refah Partisi olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de de kendi adaylarımızı göstermek yönünde karar almış bulunuyoruz. İstanbul, Ankara ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylarımızı 10 Şubat tarihinde Ankara Atatürk Spor Salonu’nda ilan edeceğiz. İstanbul, Ankara ve İzmir Büyükşehir Belediyelerinde de ‘Ahlaklı Belediyeciliğin’, Milli Görüş Belediyeciliği’nin hakim olması için mücadele edeceğiz. Bu kararımızın partimiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyoruz.