Fatih Erbakan: “Türkiye’nin çözülmesi gereken 3 önemli problemi var…”

Yeniden Refah Partisi lideri Dr. Fatih Erbakan, Muş’ta yaptığı konuşmada, ”Tabii ki problemlerimiz çok. Ama üç önemli problem olarak ifade edecek olursak bir tanesi ekonomik sıkıntılar, geçim derdi, enflasyon, yoksulluk, işsizlik. Türkiye aslında zengin bir ülke. Türkiye’nin kaynakları var, imkanları var. Ancak Türkiye’nin bir paylaşımda adalet sorunu var.” dedi.

Partisinin İl Başkanlığı ile Milli Gençlik Derneği binasının açılışını yapmak üzere Muş’a gelen Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 31 Mart seçimlerinde ciddi oranda oy aldıkları Korkut ve Hasköy ilçelerindeki esnaf ve vatandaşı ziyaret etti. Ardından yaptığı basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Erbakan bir restoranda bir araya geldiği gazetecilere, ”Muş, Refah Partisi döneminde oy rekoru kırdığımız imanlı, inançlı insanların memleketi olan bir ilimiz. Rahmetli Erbakan Hocamızın da ifade ettiği gibi İslam’ın Anadolu’ya giriş kapısı olan Malazgirt burada. Bu bakımdan da Muş çok büyük önem arz ediyor. Bundan dolayı Muş’ta bulunmaktan bahtiyarlık yaşıyoruz. Muşlular geçmiş dönemde olduğu gibi bugün de Milli Görüş’e büyük bir ilgi gösteriyor. Büyük bir teveccüh gösteriyor. Muşlular bizleri en sıcak şekilde bağırlarına bastılar. Bu ziyaretlerimiz sırasında halkımızın desteğini, teveccühünü her geçen gün arttığını gördük ve çok sayıda yeni üye kaydı gerçekleştirerek bu ziyaretlerimizi tamamladı.” ifadelerini söyledi.

”Türkiye olarak çözmemiz gereken 3 önemli problem var”

Türkiye’nin birçok problemi olduğunu fakat bu problemlerden 3 tanesinin daha önemli olduğunu dile getiren Erbakan: ”Türkiye’de çözülmesi gereken, Türkiye olarak çözmemiz gereken 3 önemli problem var. Tabii ki problemlerimiz çok. Ama 3 önemli problem olarak ifade edecek olursak bir tanesi ekonomik sıkıntılar, geçim derdi, enflasyon, yoksulluk, işsizlik. Türkiye aslında zengin bir ülke. Türkiye’nin kaynakları var, imkanları var. Ancak Türkiye’nin bir paylaşımda adalet sorunu var. Bugün işçinin, memurun, emeklinin, çiftçinin, köylünün, küçük esnafın perişan halde olması, bu gelir seviyesinin bu kadar düşük olması, alım gücünün bu kadar düşük olması ve yapılan hesaplamalara göre halkın yüzde sekseninin yoksulluk sınırı altında yüzde kırkbeşinin açlık sınırı altında olması. Bizim ülke olarak imkanımız olmadığından, Cenab-ı Allah bize yeteri kadar nimet vermediğinden değil, imkanımız var. Cenab-ı Allah nimetlerini vermiş. Kaynaklarımız var ama maalesef paylaşımda adalet sorunumuz var. Neyi kastediyorum? Birincisi imkanlarımız yıllardan beri faiz canavarına gidiyor. 23 senelik AK Parti iktidarı döneminde 598 milyar dolar borç faizi ödenmiş. 598 milyar dolar! Tabii bu korkunç bir rakam. Bunu ödeyerek borcumuz azalmamış, borcumuz artmış. Bir de üstüne sadece havaya verilen faiz olarak verilen korkunç bir meblağ var. Biz yine eskiden olduğu gibi yine Milli Görüş ile, yine aynı ruhla milletimizi bu sıkıntılardan kurtaracağız.” dedi.

”Ahlaki ve manevi anlamda geriye gidiş problemi ile karşı karşıyayız”

Ahlaki erozyona katkı sağlayan medyadaki yayınların kültüre ve değerlerine uygun hale getirilmesinin önemli olduğunu söyleyen Erbakan, ”Ahlaki ve manevi anlamda geriye gidiş problemi ile karşı karşıyayız. Uyuşturucunun bu derece yaygınlaşması; boşanmaların artması, okulda öğretmenini, evde anne babasını dinlemeyen bir neslin ortaya çıkması, Deizm’in ve Ateizm’in yaygınlaşması, her türlü ahlaki erozyon, hırsızlık, yolsuzluk, şiddet, cinayet… İşte görüyorsunuz sokaklarda işlenen şiddet olayları, suç oranları ve aynı zamanda da cinayetler. Burada en önemli etken olarak uyuşturucunun karşımıza çıktığını görüyoruz ve tabi ki diğer önemli bir etken de ahlaki ve manevi kalitesi yüksek bir neslin yetiştirilmesi. Okullarda felsefe dersinde Pozitivizm adı altında ateizm propagandası yapılırsa, biyoloji dersinde Evrim teorisi adı altında propaganda yapılırsa, böyle bir nesil yetiştirirseniz; şiddetten, uyuşturucudan, efendim adam öldürmekten, yolsuzluktan, rüşvetten, hırsızlıktan başınızı alamazsınız.” ifadelerini kullandı.

”Gençler evlenmekten korkuyor”

Gençlerin yuva kurmaktan çekindiğini ve evlenmekten korktuğunu ifade eden Erbakan: ”Gençler evlenmekten korkuyor. Hem kadını koruyan, hem babayı koruyan hem de aileyi çocukları koruyan yasaların ve düzenlemelerin hayata geçirilmesi lazım. Eğitim sistemi, müfredat, medya ve aynı zamanda aile ve sosyal politikalar alanındaki yasalar, düzenlemeler ile mümkündür.” dedi.

”İslam aleminin birlik ve beraberlik içerisinde olması gerek”

Katil İsrail’in yaptığı soykırım ve zulme de değinen Fatih Erbakan: ”Şimdi bu canavar Siyonist katil rejim Lübnan’a saldırıyor, yerle bir ediyor. Yine dünyanın dört bir yanında özellikle Müslümanların yaşadığı bölgelerde zulüm ve sömürü var. Bunların engellenebilmesi İslam aleminin birlik ve beraberlik içerisinde olmasından geçiyor. Müslüman ülkelerin ortak hareket etmesi, ortak karar alması ve sahip oldukları zenginlikleri, stratejik kaynakları ve 2 milyarlık pazar gücünü, alım gücünü bir yaptırım gücü olarak kullanmalarının sağlanmasından geçiyor.” dedi.

”Önce imtiyazlılar anlayışı yerine önce millet anlayışı”

Ekonomik sıkıntıların sebeplerinden birisinin de holdinglere verilen ayrıcalıklar olduğunu dile getiren Yeniden Refah lideri Fatih Erbakan, ”Önce imtiyazlılar anlayışı yerine önce millet anlayışının hakim olması lazım. Paylaşımda adalet ve önce imtiyazlılar anlayışı yerine önce millet anlayışının hakim olması önce imtiyazlar anlayışının bir örneği. İşte daha 10 ay önce özelleştirmeden Milli Piyango İdaresi’ni alan şirket, holdinge bir kıyak olarak Milli Piyango’dan Savunma Sanayi’sine  aktarılan pay Cumhurbaşkanlığı kararıyla yarı yarıya düşürülüyor. Yüzde 20’den yüzde 10’a düşürülüyor. Yıllık yani 66 milyar liradan 33 milyar liraya düşüyor. Bu Milli Piyango’yu almış, özelleştirmeden almış, imtiyazlı holdinge bir kıyak. Arkasından çıkıp ‘Efendim savunma sanayine para lazım.’ Öyleyse bunu milletten alalım. Milletin kredi kartı limitinden vergi, kol saatinden vergi, scooter’ından vergi, drone’undan vergi, araç alım satımlarında tekrar ilave bir vergi, gayrimenkul alım satımlarında tekrar ilave bir vergi. Ya madem savunma sanayine para lazımsa bunu milletten toplayacağınıza o imtiyazlı holdingin verdiği payı niye azaltıyorsunuz?” dedi.