Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atanmasının ardından siyasi parti genel başkanlarını ziyaret eden Ekrem İmamoğlu’nu kabul etti.
İstanbul Büyükşehir Belediye ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı (TBB) Ekrem İmamoğlu, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atanmasının ardından siyasi parti genel başkanlarına ziyaretini sürdürüyor. Fatih’teki Yeniden Refah Partisi Gençlik Kolları İl Başkanlığı binasında bir araya gelen İmamoğlu ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından basın mensuplarının karşısına geçti.
“Atılan adımlar DEM Partiyi güçlendiriyor”
Kayyum atanmasına tepki gösteren ve atılan bu adımların DEM Parti’ye ve terör örgütü PKK’ya malzeme verdiğini söyleyen Yeniden Refah lideri Fatih Erbakan, “Doğu ve güneydoğudaki atılan adımlar, burada DEM Parti’nin daha da güçlenmesine, daha da büyümesine yol açacak adımlar oluyor. Ayrıca malum örgütün de aslında arayıp bulamadığı bir, tabiri caizse malzemeyi de kendilerine vermiş oluyoruz. Onlara da diyorlar ki, ‘Efendim işte görüyorsunuz siyasi yollar bize kapalı. Siyaset yapılmasına müsaade edilmiyor. Öyleyse biz silahlı mücadele yapalım. Gelin siz de dağa çıkın’ demesine fırsat sağlamış oluyoruz. Bu bakımdan da son derece sakıncalı. O nedenle bu kanunun düzenlenmesi, gerekli yasal düzenlemenin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Bundan sonra da bu hedef doğrultusunda atılacak olan adımlara da destek olacağımızı ifade ediyoruz.” dedi.
“Hukuk mahkemede mi görülüyor, yoksa Ankara’da bir başka ofiste mi yazılıp çiziliyor?”
Tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutukluluğuna yapılan itirazın reddedilmesine ilişkin konuşan İmamoğlu, “Zaten hukuka dönük süreç işletilmesiyle ilgili kaygılarımızı daha önceki konuşmalarımızda da ilettik. Yani hukuk mahkemede mi görülüyor, yoksa Ankara’da bir başka ofiste mi yazılıp çiziliyor, başka bir yerde mi bu tarifler yapılıyor noktasında takdiri milletimiz veriyor zaten. Hukuka olan insanların inancının bu kadar yerle bir edilmesi, milletimizin çok büyük oranda mutsuzluğu, huzursuzluğu ve moralsizliğine vesile olmakta. Bugün işte ne yaparsanız yapın, hangi programı uygularsanız uygulayın; enflasyon düşmüyor, yukarıya çıkıyor. Yoksulluk azalmıyor, artıyor. Bütün bu meselelerin özünde bahsettiğimiz, işte tam da hiç incelemeden, irdelemeden, süreci 7 saatte karara bağlama hızı, hukuka dair olan o kötü durumun bir özeti.” dedi.
“Ortada bir meclis var fakat hükmü yok”
Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti’deki kayyum atamaları ile birlikte sürecin daha yukarı taşındığını ve Meclis’in etkisizliğini bir kez daha belirten İmamoğlu, şunları söyledi:
“Ne yazık ki, iktidara mensup kişilerin, ‘Bu süreçler devam edecek’ tarzında, yetki ve alanları olmamasına rağmen pervasızca birtakım tariflerinin de ülkemiz adına yine büyük bir ayıp olduğunu anlattım. Tabii Sayın Genel Başkanımızı ve diğer genel başkanları da ziyaretimizde, bu meselenin şu anda var olan ilk Anayasa maddesi değil, ama daha sonra oluşan kanun maddesi ve kanun hükmünde kararname maddeleriyle beraber yaratılan, gerçekten kötü bir tasarımla oluşan maddede doğan boşlukla beraber, iki dudak arasında, tabiri caizse süreç işletilmekte. Kayyum ataması olabilir. Bazı hallerde, belediye başkanlıkları görevden alınabilirler. Ama sonraki uygulamalar daha da kötü. Bir meclis var ortada, ama meclisin hükmü yok. Meclis, kendi içinden başkan ya da başkan vekili seçebilir. Kanunda bunun yeri var. Ama bırakın seçmeyi, meclis üyeleri belediye binasına giremiyor. Ve bu konuyu da normalmiş gibi; kamunun bürokratları, mülki amirleri, ne yazık ki tabiri caizse barikatlarla, polisle, belediyeleri sararak, izole ederek uygulamaya gayret ediyorlar.”
“Kayyum öncesi yaşananlar ve kayyum sonrası yaşananlar demokrasiye uygun değil”
Ekrem İmamoğlu, Yeniden Refah lideri Fatih Erbakan ile yaptığı görüşmede Erbakan’ı Esenyurt’ta ve diğer şehirlerde yaşanan kayyum süreciyle ilgili bilgilendirdiğini aktardı. İmamoğlu, “Hem kayyum öncesi yaşananların hem kayyum sonrası yaşananların bu ülkenin demokrasisine, bu ülkenin hukukuna, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına hiçbir şekilde uygun bir durum olmadığını, gerçekten başımızı öne eğdiğini ve milletimize büyük bir üzüntü verdiğini, seçme ve seçilme hakkıyla ilgili olarak insanlarımızın inancını ve güveninin kaybına sebep olduğunu ifade ettim” diye konuştu.