Suat Kılıç: “SDG ile imzalanan protokol barış değil ön federasyon protokolüdür!”

Suat Kılıç: “SDG ile imzalanan protokol barış değil ön federasyon protokolüdür!”
Yayınlama: 13.03.2025
A+
A-

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Suriye ile SDG arasında yapılan anlaşmaya dikkat çekerek “Suriye’de birkaç gün önce SDG ile imzalanan protokol bir iç barış protokolü değildir, ön federasyon protokolüdür. Suriye’nin parçalanmasına neden olacak hiçbir adım Türkiye’nin hayrına değildir.” dedi.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, partisinin MYK toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Ekonomi, emekli maaşları, İmralı görüşmeleri, sokak köpekleri sorunu ve diploma tartışmalarına ilişkin önemli mesajlar veren Kılıç, hükümetin ekonomi politikalarını ve yerel yönetimlerin yetersizliğini sert bir dille eleştirdi.

“1 Cumhuriyet Altını İçin Asgari Ücret Yetmiyor”

Kılıç, Türkiye’deki ekonomik durumla ilgili değerlendirmesinde, asgari ücretin güncel ekonomik şartlarda yetersiz kaldığını vurguladı. Kılıç, şu ifadeleri kullandı:

“1 Cumhuriyet altını bugün 23 bin 356 lira. Asgari ücret 22 bin 104 lira. 1 aylık asgari ücretle 1 altın alabilmek için 1200 liraya ihtiyaç var. Haydi gençler evlenin. Evlenin de nasıl nasıl evlenin? Neyle evlenin? Soran yok.”

Ekonomideki kötü gidişatın vatandaşı zor durumda bıraktığını belirten Kılıç, gıda enflasyonunun giderek tırmandığına dikkat çekti:

“Mübarek Ramazan’ı idrak ediyoruz. İftarlarda restoranlar dolu diye sorun yok mu diyeceğiz? İnsanlarımız geçinemiyor. Gıda enflasyonunda rekor üstüne rekorlar kırılıyor. Dönüp bakan yok. Vatandaşın hatırını soran yok. Türkiye’de tarım bitiriliyor. Neden bitiriliyor? Birbiriyle savaşan ülkeler, Rusya ve Ukrayna’da bile gıda enflasyonu Türkiye’nin dörtte biri. Bunun adı yönetmek değil yönetememektir.”

“Emekliler Geçinemiyor”

Emeklilerin zor durumda olduğunu belirten Kılıç, bayram ikramiyelerinin artırılmasının yetersiz olduğunu ifade etti:

“Emeklilerin bayram ikramiyeleri 3 bin liradan 4 bin liraya çıkarıldı. En düşük emekli aylığı 14 bin 469 lira. Emekli ucuz et kuyruğunda. Emekli halk ekmek kuyruğunda. Emekli geçinemiyor. Hiç değilse bir maaş verseydiniz de emeklinin yüzünü bayramda güldürseydiniz. 65-70 yaşında emekliler çalışmak zorunda kalıyor. Gözünüz görmüyor, kulağınız duymuyor mu? Vicdanınız sızlamıyor mu?”

Kılıç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın emekli ikramiyeleriyle ilgili yaptığı açıklamalara da tepki gösterdi:

“Sayın Cumhurbaşkanı kendisine emekli ikramiye ile ilgili gelen soruya ‘Daha ne olsun’ diyor ama bizim de gördüğümüz şu ki: Emekli geçinemiyor! Emekli maaşı tutarınca, yani 14 bin 469 lira tutarınca emekli ikramiyesi verilmeli ki emeklinin yüzü gülsün. 3 bin liranın satın alma gücü ne ki 4 bin liranın satın alma gücü ne olsun. Emeklilerin, torunlarını bayramda sevindirebilmesi maalesef mümkün değildir.”

“DEM Parti Görüşmelerinin Arka Planında Ne Var?”

Kılıç, İmralı görüşmeleriyle ilgili tartışmalara da değinerek şeffaflık çağrısında bulundu:

“Devlet ile DEM Parti heyetleri arasında yapılan görüşmelerin arka planında ne var bilmiyoruz. Bir yıldır değişik zeminlerde pişirilip kotarılan bu senaryonun son sahnesini göremiyoruz. Bu nedenledir ki çelişkili açıklama ve adamlara dikkat çekiyoruz. Tekrar altını çiziyoruz: YPG bitmeden PKK bitmiş sayılmaz. Madem ki bir kurucu önderlik vardır, PKK ile birlikte PYD ve YPG’nin kapısına da kilit vursun.”

Kılıç, Suriye ile ilgili son gelişmelere de değinerek şu ifadeleri kullandı:

“Suriye’de birkaç gün önce SDG ile imzalanan protokol bir iç barış protokolü değildir, ön federasyon protokolüdür. Suriye’nin parçalanmasına neden olacak hiçbir adım Türkiye’nin hayrına değildir. Bu kadar açık bu kadar net.

Irkçılık ve mezhepçilik yapmadan can yakıcı bir hakikate daha dikkat çekiyoruz: Geçmiş’te Hama’da, Humus’ta, şimdi Gazze’de ve bugün Tartus’ta, Lazkiye’de yaşanan katliamlara; ölenlerin Türk, Kürt, Arap, Alevi, Sünni olduğunu bakmadan tepki gösteriyoruz. Zalimlerin eliyle sivillerin katledilmesini lanetliyoruz.”

“Sokaklar Köpeklerin Değil, Çocuklarındır!”

Başıboş sokak köpekleri konusuna da değinen Kılıç, yerel yönetimlerin yetersizliğini eleştirdi:

“Başıboş sokak köpekleri meselesi fazlaca sulandırılan bir konu haline geldi. Belediyeler gereğini yerine getirmiyor. Maalesef kamu otoritesi ise gereğini yapmayan bu belediyelerle ilgili gerekli adımları atmıyor. Kanun çıktı, kanun apaçık ortada. Belediyeler, özel idareler, valilikler ne yapacaklarını biliyorlar. Karne tatilinde bir yavrumuz paramparça edilerek öldürüldü. Yine yakın zamanda Konya’da aynısı yaşandı. Erzurum’da da köpekler tarafından parçalanan bir yavrumuz yaşam savaşına yoğun bakımda devam ediyor. Bu sokaklar köpeklerin değil, çocukların! Sokaklar insanların. Türkiye’nin güvenli sokaklara kavuşması bir mecburiyettir. Belediyelerin sorumluluğundan kaçması o belediyeleri bu meseleden kurtarmaz. Kanun çıktığı halde bir şehirde bir çocuk sokak köpekleri tarafından öldürülüyorsa burada ancak ihmal suretiyle mi olası kast suretiyle mi olduğuna hakim ve savcıların karar vermesi lazım. Bu mesele artık göz ardı edilemez.”

“Diploma Tartışması Son Bulmalı”

Ekrem İmamoğlu’nun diploması hakkındaki tartışmalara da değinen Kılıç, şu ifadeleri kullandı:

“Ekrem İmamoğlu’nun diploması hususunda benim ne düşündüğümden ziyade YÖK’ün ne düşündüğü önemli. Savcılık YÖK’ü ve üniversiteyi adeta zorluyor ve sıkıştırıyor. Kimin Cumhurbaşkanı olacağına hangi okuldan mezun olduğuna göre karar vereceksek bu tartışmalar bitmez. Türkiye’de artık diploma konusunun tartışılmaması lazım. Bugünkü Anayasa madem 4 yıllık bir diploma arıyorsa Cumhurbaşkanı adayları resmi bir belge olarak sonraki seçimlerde ibraz etsinler. Cumhurbaşkanlığı seçimleri diploma tartışmalarının gölgesinde bırakılmamalıdır.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.