Fatih Erbakan’dan net ‘Terörsüz Türkiye’ mesajı: ‘Öcalan‘la ilgili bir karar verecek olan varsa o da şehit aileleridir’

Fatih Erbakan’dan net ‘Terörsüz Türkiye’ mesajı: ‘Öcalan‘la ilgili bir karar verecek olan varsa o da şehit aileleridir’
Yayınlama: 21.04.2025
A+
A-

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Yeniden Refah Partisi olarak elbette ki herkes gibi, bütün siyasi partiler gibi terörsüz bir Türkiye’yi arzu ediyoruz. Ancak bununla beraber Terör örgütüne taviz verecek adımların atılmasına da terör örgütüyle birtakım pazarlıklar içine girilmesine de kesinlikle karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Öcalan‘la ilgili bir karar verecek olan varsa o da şehit aileleridir, şehit ailelerinden başka kimse bir karar veremez.” dedi.

 

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin 3. Olağan İl Kongresi için geldiği Trabzon’da partisinin terörsüz bir Türkiye ve kardeşliğin, barışın hakim olduğu bir Türkiye’yi herkes gibi kendilerinin de istediğini belirtirken terör örgütüne taviz verilmesine ve Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın ‘umut hakkı’ndan yararlandırılmasına karşı olduklarını ifade etti.

‘Öcalan‘la ilgili bir karar verecek olan varsa o da şehit aileleridir’

 

Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen kongrede coşkulu bir kalabalığa hitap eden Erbakan, şunları söyledi:

 

“Yeniden Refah Partisi olarak elbette ki herkes gibi, bütün siyasi partiler gibi terörsüz bir Türkiye’yi arzu ediyoruz. Barışın ve kardeşliğin hakim olduğu huzur ve barış iklimine sahip olan bir Türkiye’yi herkesten çok istiyorum. Ancak bununla beraber terör örgütüne taviz verecek adımların atılmasına da terör örgütüyle birtakım pazarlıklar içine girilmesine de kesinlikle karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Yetkililer de bu konuda birtakım sözlü teminatlar verdiler, böyle bir şeyin söz konusu olmayacağını sözlü olarak ifade ettiler ancak son zamanlarda PKK terör örgütü ile içli dışlı bazı çevreler birtakım konuşmalar yapıyor birtakım tavizler istiyor. Abdullah Öcalan’ın huzur hakkından yararlanması gibi Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması gibi biz Yeniden Refah Partisi olarak bu olaya ne biz karar verebiliriz ne devleti yönetenler karar verebilir. Abdullah Öcalan‘la ilgili bir karar verecek olan varsa o da şehit aileleridir, şehit ailelerinden başka kimse bir karar veremez. Adaletin gereği budur, inancımız gereği de budur. Yeniden Refah Partisi olarak böyle bir şeye karşı olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz.”

‘Gazze’de artık söz bitti adım atma, aksiyon alma devridir’

Genel Başkan Erbakan, Gazze’de yaşanan soykırımla ilgili de artık sözün bittiğini ve fiili adım atılmasını gerektiği çağrısını bir kez daha yenileyerek, “Amerika’nın İsrail’in baskısıyla sürgünü kabullenmek asla kabul edilemez. Bu noktada biraz evvel konuşmaca arkadaşlarımızın da ifade ettiği gibi başta Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetenler olmak üzere bütün İslam ülkelerinin yöneticilerine görev düşüyor. Bu noktada elimizdeki Amerikan üslerinin kapatılması ve İsrail’e petrol sevkiyatının durdurulması da dair olmak üzere Müslüman ülkeler olarak bütün imkanlarımızı seferber etmemiz lazım. Devir artı miting yapma, konuşma, yürüyüş yapma, lanetleme, kınama devri değil. Devir, artık aksiyon alma devridir, adım atma devridir, fiili yaptırımlar ortaya koyma devridir. Amerikan üslerinin kapatılması, petrol ve doğal gaz sevkiyatının durdurulması gibi ve yine İsrail, Amerika’nın mallarına devletlerin öncülüğünde iki milyarlık İslam aleminin boykot uygulaması gibi boykotları gerçekleştirmemiz, yaptırımları uygulamamız lazım. Konuşmak ve kınamak yerine artık adım atmamız lazım. Bir kere de cesur olun ve konuşmak yerine adım atın. Bir kere de merhum Erbakan hocamız gibi, ‘kuvvet ve kudret sahibi Amerika değil, Cenab-ı Allah’tır’ diyerek hareket edin” diye konuştu.

“Bir tarafta aya sert iniş yapanlar bir tarafta elektrik, doğalgaz faturasını ödeyemeyenler…”

 

Halkın en önemli gündem maddesinin yoksulluk olduğunu hatırlatan Erbakan, ‘Bir tarafta uzaya gidiyoruz aya sert iniş yapacağız diyenler, bir tarafta yakacak parasını elektrik parasını veremeyenler’ sözleriyle iktidarın ekonomi politikalarını şöyle eleştirdi:

 

“Trabzon’da bütün illerimizde olduğu gibi halkın en önemli gündemi olan yoksulluk ve ekonomik krize değinmek istiyorum. Bakınız bugün Türkiye’de asgari ücret 22 bin 104 lira, emekli maaşı 14 bin 460 lira. Peki açlık sınırı ne kadar? 4 kişilik aile için açlık sınırı 23 bin TL, dört kişilik aile için yoksulluk sınırı 80 bin TL. Burada Sayın Cumhurbaşkanı’nın tavsiyesine uyup da 3 çocuk sahibi olanlar varsa 5 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 100 bin TL olduğunu ifade etmek istiyorum. Açlık sınırına 30 bin TL’ye  3 çocuklu 5 kişilik bir ailenin sadece karnını doyurabilmesi için ayda 30 bin TL geliri olması lazım, kimseye muhtaç olmadan diğer ihtiyaçlarını da karşılayabilmesi için ayda 100 bin TL gelire sahip olması lazım. Bu rakamlarla bu hesapla Türkiye’de bugün halkın yüzde 80’i, yoksul yüzde 45’i açlık sınırının altında. Son bir yılda 20 milyona yakın insan sosyal yardım alırken, 5 milyona yakın insan elektrik desteği alıyor. 10 milyona yakın insan yakacak desteği alıyor. Bir tarafta uzaya gidiyoruz aya sert iniş yapacağız diyenler bir tarafta yakacak parasını elektrik parasını veremeyenler… İşte bu gerçek Türkiye’nin gerçekleridir. Şu geçtiğimiz Ramazan’da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yoksul Müslümanlara verilmesi gereken fitrenin emekli ve asgari ücretliye de verilebileceğini açıklaması ise halkın yoksulluğunun ne noktaya geldiğini açıkça gösteriyor.”

 

 

 

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.