Katil Herzog için İsviçre alarma geçti

İsrail terör örgütü sözde Cumhurbaşkanı Herzog hakkında İsviçre’de ‘suç duyurusu’ yapıldı.

İsviçre savcısı başvuruyu doğruladı ancak şikayetlerin niteliği ve sayısıyla ilgili ayrıntıları açıklamadı.

İsviçreli savcılar, İsrail’in kendisini Gazze’de savaş suçları işlemekle suçlanmış bulması nedeniyle, İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog’un Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu ziyareti sırasında suç duyurularına konu olduğunu doğruladı.

İsviçre Başsavcılığı Cuma günü yaptığı açıklamada, “Suç şikayetleri olağan prosedüre göre incelenecek” dedi ve ilgili kişinin dokunulmazlığı sorununu incelemek için İsviçre dışişleri bakanlığıyla temasa geçeceğini de sözlerine ekledi.

Teorik olarak üçüncü ülkeler, diğer ülkelerin mevcut devlet başkanları, hükümet başkanları ve dışişleri bakanları üzerinde cezai yargı yetkisine sahip değildir.

Şikayetlerin arkasındaki nedenler ve bunları kimin yaptığı belirtilmedi.

Herzog’un ofisinden bir sözcü, İsviçreli savcıların açıklaması hakkında herhangi bir yorumda bulunmadı; yalnızca Herzog’un, İsrail’in Gazze’deki duruma ilişkin tutumunu sunmak için Davos’a gittiğini söyledi.

AFP haber ajansı, şikayetin arkasında bulunan kişiler tarafından yayınlandığı iddia edilen “İnsanlığa Karşı Suçlara Karşı Yasal İşlem” başlıklı bir bildiriye ulaştı. Adı açıklanmayan birçok kişinin federal savcılara ve Basel, Bern ve Zürih’teki kanton yetkililerine suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.

Açıklamada, davacıların , İsrail’i Gazze’deki saldırısında soykırım yapmakla suçlayan Güney Afrika’nın Birleşmiş Milletler Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) açtığı davaya paralel olarak cezai kovuşturma açılmasını istedikleri belirtildi.

UAD’nin nihai bir karar vermesi yıllar alabilecek olsa da Güney Afrika, dava devam ederken mahkemeden İsrail’in savaşı durdurması için geçici bir emir olan “geçici tedbirler” talimatı vermesini istedi.

İsrail, Güney Afrika’nın suçlamalarını “temelsiz” ve “kan iftirası” olarak nitelendirdi.

Evrensel Yargı Yetkisi

El Cezire’nin diplomatik editörü James Bays, İsviçre savcısına yapılan şikayetlerin ardındaki nedenlerin belirsiz olduğunu söyledi. Herzog’un Davos zirvesine katıldığı sırada İsviçre’de meydana gelen bir şeyle ilgili olabileceğini veya Herzog’un Filistinliler hakkında yaptığı ve Güney Afrika’nın Lahey’deki hukuk ekibinin davalarını sunarken alıntı yaptığı önceki açıklamalarıyla ilgili olabileceğini açıkladı.

7 Ekim’den sonraki günlerde İsrail başkanı, şiddetten yalnızca Hamas savaşçılarının değil “tüm bir ulusun” sorumlu olduğunu ve İsrail’in “biz gelene kadar” savaşacağını söyledi.

Hamas saldırısının ardından İsrail, Birleşmiş Milletler’e göre yüzde 70’i kadın ve çocuk olmak üzere 24.500’den fazla insanı öldüren şiddetli bir Gazze bombardımanı başlattı.

Birleşik Krallık’taki Middlesex Üniversitesi’nde uluslararası ceza ve insan hakları hukuku profesörü William Shabas, Al Jazeera’ye yaptığı açıklamada, dava açılması halinde İsviçre mahkemesine açılan böyle bir davanın “evrensel yargı yetkisi” kapsamında ele alınacağını söyledi.

Uluslararası hukuka göre evrensel yargı yetkisi, bazı suçların çok ciddi olduğu ve faillerinin sınırları aşarak yargılanması gerektiği ilkesine dayanmaktadır. Bu, devletlerin veya uluslararası kuruluşların, uyruklarına veya iddia edilen suçun nerede işlendiğine bakılmaksızın kişilere karşı yasal şikayette bulunabilecekleri anlamına gelir. Bu tür davalar genellikle uluslararası suçlarla ilgilidir.

Shabas, “Eskiden bunun gerçekleşmesi son derece nadirdi, ancak özellikle Avrupa ülkelerinde bu tür suçların (soykırım suçu, savaş suçları vb.) evrensel yargı yetkisi kullanılarak kovuşturulmasına yönelik çabalar giderek artıyor” dedi.

“Engel, bir ülkenin cumhurbaşkanının iddia edilen dokunulmazlığı olacaktır; bu gerçek bir sorun olacaktır” diye ekledi.

AFP tarafından görülen açıklamada, dokunulmazlık konusuna değinilerek, insanlığa karşı suç iddiaları da dahil olmak üzere “belirli durumlarda” dokunulmazlığın kaldırılabileceği öne sürülerek, “bu davada bu koşulların karşılandığı” ifade edildi.

Shabas, savcının ilerlemesinin önündeki bir diğer engelin de “bir düzeyde siyasi onay” alması olacağını söyledi.