AK Partili Metin Külünk’ten Bakan Mehmet Şimşek’e KARBON AYAK İZİ VERGİSİ göndermesi!

AK Partili Metin Külünk’ten Bakan Mehmet Şimşek’e KARBON AYAK İZİ VERGİSİ göndermesi!
Yayınlama: 12.06.2024
A+
A-
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçtiğimiz günlerde “Karbon ayak izinden vergi alınmalı!” demişti. Bu sözlerinden dolayı büyük tepki çeken Mehmet Şimşek’e bir tepki de Ak Partili Metin Külünk’ten geldi.
Sosyal medya hesabından “Karbon ayak izi vergisi” hakkında paylaşım yapan Metin Külünk, isim vermeden Mehmet Şimşek’e göndermede bulundu.
Metin Külünk, “Karbon ayak izi vergisi” hakkındaki şu ifadeleriyle dikkat çekti:
“Karbon ayak izi vergisi küresel elitlerin dünyayı kontrol altına almak için ortaya attığı bir zırvadır.
250 yıllık sanayileşme süreciyle karbon salınımının esas sorumlusu ABD ve gelişmiş batıdır. Bu süreçte kişi başı gelirleri 6-7 bin dolardan 60-70 bin dolara ulaşmış ve kalkınmışlardır. Bugün sanayileşme çabasına giren veya girecek olan ülkelerde bu konunun konuşulması bile abesle iştigaldir.”
METİN KÜLÜNK, MEHMET ŞİMŞEK’İ DAHA ÖNCE DE UYARMIŞTI
Ak Partili Metin Külünk, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e başka vesilelerle de “uyarılarda” bulunmuştu.

Metin Külünk, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e, “Net ifade edeyim ki, mutfakta feryat, sofrada ıstırap var. Nüfusumuzun çok önemli kesiminde çok ciddi kızgınlık ve öfke var” tespitinde bulundu ve “Kamuoyu sizden tedbirleri almanızı bekliyor” çağrısı yaptı. Sokağın oldukça tedirgin olduğunu söyleyen Külünk, “Bizi iktidarda tutan sokaktır, bir grup sermaye çevresi değildir” diyerek seslenmişti:

Metin Külünk’ün, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeler dikkat çekiyordu

“Sayın Mehmet Şimşek,

Zorlu bir dönemde zor bir görevin sorumluluğu omuzlarınızda, farkındayız.

Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 100 yıllık tarihinin en zorlu virajlarını bütünlüğü, birliği ve dirliği bozulmadan dönmeye, bu zorlukları aşmaya çalışıyor ve de aşacak inancımız tamdır.

Ve bu zorlukların aşılmasında şüphesiz en önemli olan devlet-millet birliği hattında Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki güçlü siyasi istikrar ve güven ortamı çok önemidir değerlidir.

Siz de çok iyi biliyorsunuz ki, mutfakta yangın varsa, birlik ve dirlik tehlike altındadır.

31 Mart Seçimlerinde sokak, doğrudan, özellikle sizin uyguladığınız, kendi pencerenizden haklı görülen politikalara tepkisini net bir şekilde gösterdi.

Ve bu tepkiden cesaret alan Türkiye’yi küçültmek isteyen, Türkiye’yi orta vadede bölünme odaklı bir modele, yani terör örgütünün sosyolojik olarak yüzde 6 karşılığı bulunan bir partinin, FETÖ ve Vatansız Neo Liberal azınlık bir çevrenin taleplerine boyun büktürmek için hareket halindeler.

Bunu net olarak milletimizin gördüğünden eminiz.

Sokak çokça tedirgindir biliniz. Uyguladığınız politikalar elbette Türkiye’nin ekonomik olarak girdiği zorluklardan çıkmak için kendi pencerenizden uygun görülebilir. Hatta matematik olarak Türkiye’nin finansal dengeleri açısından da uygun gelebilir.

Ancak bu politikaların sokaktaki karşılığını görmek zorundasınız, görmek zorundayız; çünkü biz, bugüne dek hep dar gelirli ve imkansızların yanında olan anlayış ile iktidarız ve bizi iktidarda tutansa sokaktır.

Bizi iktidar da tutan BİR GRUP SERMAYE ÇEVRESİ DEĞİLDİR

Sayın Şimşek,

Net ifade edeyim ki, mutfakta feryat, sofrada ıstırap var. Nüfusumuzun çok önemli kesiminde çok ciddi kızgınlık ve öfke var.

Bu öfke Türkiye’nin düze çıkması için fedakârlıktan kaçınma öfkesi değil; ‘Türkiye’nin düzlüğe çıkması için bütün bedeli neden biz ödüyoruz?’ öfkesidir.

Sokak diyor ki, ‘Nüfusun mutlu azınlık olan küçük bir kesimi hayatında hiçbir değişiklik olmamasına, hatta daha da üstüne koyarak şımarıklıkta sınır tanımıyor ve hiçbir politikada onlara dokunan yok. Sermaye ve sermayenin etrafındaki mutlu azınlık, hiçbir şey olmamış gibi hayatını sürdürürken, biz, emekliler başta olmak üzere, bu zorluktan ne zaman çıkacağız?’

Hazine ve Maliye Bakanımız olarak size düşen önemli sorumluluklardan biri de, başta emekliler olmak üzere, dar gelirli kesimin enflasyon lobisine, fırsatçılara, stokçulara, sermayenin kontrolsüzce ‘Bana dokunamazsınız’ diye hareket etmesine kurban olmaması için, emekli ve dar gelirli kesimi bu zor dönemde en az etkilenen vatandaşlarımız şeklinde konumlandırmak adına gereken tedbirleri almak olmalıdır. Kamuoyu sizden bu haberi bekliyor.

Çünkü Türkiye’yi güçsüzleştirmek isteyen, Sayın Erdoğan’ı küresel ölçekteki dünya sisteminin şekillenmesinde etkisizleştirmeyi planlayanlar, muhalefet üzerinden, dar gelirli kesimlerin mutfaktaki feryadını meydanlara taşıyarak, Devlet ile Milleti karşı karşıya getirmeyi hedefliyorlar.

Sizin buna müsaade etmeyeceğinize inanıyoruz.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.