Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Türkiye’nin İsrail’le tüm ticari ilişkilerini durdurmasına ilişkin, “Geç de olsa böyle bir adımın atılması son derece önemli. Yeniden Refah Partisi olarak aylardır özellikle seçim döneminde de bunu ifade etmiştik. Yani orada minicik yavrulara bir damla suyu bile çok gören bu siyonist rejime bizim de bir damla su bile vermememiz lazım.” diye konuştu. Erbakan, çizgilerinin daima doğruya doğru demek olduğunu yineledi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 31 Mart yerel seçimlerinde kazandıkları bölgelerde gerçekleştirdiği teşekkür ziyaretleri kapsamında Erzurum’un Aziziye Belediyesi’nde gündeme dair açıklamalarda bulundu.
“Siyonist rejime bizim de bir damla su bile vermememiz lazım”
İsrail’e karşı atılacak her adımda hükümetin yanında olacaklarını ifade eden Erbakan, “Geç de olsa böyle bir adımın atılması son derece önemli. Yeniden Refah Partisi olarak aylardır özellikle seçim döneminde de bunu ifade etmiştik. Yani orada minicik yavrulara bir damla suyu bile çok gören bu siyonist rejime bizim de bir damla su bile vermememiz lazım. Ne pahasına olursa olsun. Mübarek Ramazan ayı geçti. Burada milletimiz sahur yaparken, iftar yaparken, lokmalar boğazında düğümlendi. Çünkü orada Gazze’de insanlar iftar yapacak bir suları bile yok, sahur yapacak. 24 saat aç kaldılar. Bir yandan bomba yağıyor. Yani açlığın vahşeti diyoruz biz buna. Asrın vahşeti uygulandı. Tabii ki böyle bir tablo karşılığında bireysel olarak da kurumsal olarak da, devlet olarak da hepimizin elinden geleni ardımıza koymamamız lazım. Bu noktada sadece belli ürünler değil, ne gönderiliyorsa, ne alınıyorsa, ne veriliyorsa hepsini durdurmak gerekiyordu. Bu yönde bir adım atıldı. Bunu olumlu karşılıyoruz. Bundan sonra da yine daha ileri adımların atılması halinde yine bu adımları da destek olacağımızı, bu noktada hükümetin yanında olacağı ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Bize yakışan buydu’
Her zaman doğruya doğru, yanlışa da yanlış diyeceklerini belirten Fatih Erbakan, “Seçimlere bu şekilde girdik. İttifak asıl olarak seçimi ilgilendiren bir konu. Ve bu seçimde Cumhur İttifakı ortak bir kararla büyük şehirlerde tek bir aday etrafında mutabakata vardı. Ama biz bütün illerde, büyük şehirlerde dahil olmak üzere ayrıca kendi adaylarımızı çıkardık. Ve ittifakın dışında yer kaldık. Şu anda da bu çizgide gidiyoruz. Aslında biz ittifakın içindeyken de ittifaka girmeden önce de şimdi de aynı çizgideyiz. Çizgimiz de şu; doğrulara destek olmak, doğruya doğru demek. Yanlış varsa da onun karşısında durmak. İşte biraz evvel de ifade ettiğimiz gibi, İsrail ile ticaret durdurulmuş. Ne kadar güzel. Biz de bunu istiyorduk. Geç de olsa bu adımın atılması gerekiyordu. Bize yakışan buydu. Bütün dünyaya bu noktada Türkiye’nin ve milletimizin tavrını göstermek bakımından faydalı bir adım buna destek oluyoruz. Muhalefetin faydalı, milletin hayrına bir adımı olsa ona da destek oluyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, örneğin emeklilerimizin maaşıyla ilgili muhalefetin bir önergesi olmuştu. Buna destek olduk. Emeklinin derdine derman olalım diye. Ama yanlış varsa da milletin zararına bir konu olursa da iktidardan da gelse, muhalefetten de gelse bunun karşısında duruyoruz. Bu şekilde de inşallah devam edeceğiz” dedi.