Soruşturma mı, siyasi hesaplaşma mı? Ekrem İmamoğlu’nun soruşturma ifadesi ortaya çıktı

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında açılan iki ayrı soruşturma kapsamında Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda ifade verdi.

İfadesinde yöneltilen suçlamaları reddeden İmamoğlu, “Asıl tehdit, ‘Turpun büyüğü heybede’ diyerek yargıya müdahale edenlerdir” diyerek, soruşturmanın hukuki değil siyasi amaçlarla açıldığını savundu.

İmamoğlu’na, “terörle mücadele eden kişileri hedef göstermek”, “yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs”, “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “tehdit” suçlamaları yöneltildi. İBB Başkanı, avukatları Kemal Polat, Mehmet Pehlivan ve Nusret Yılmaz eşliğinde savcılık ifadesini tamamladı.

“Soruşturma Talimatlarla Açılmıştır”

Adliye çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınırken, CHP’liler ve çok sayıda vatandaş İmamoğlu’na destek vermek için adliye önünde toplandı.

İmamoğlu, ifadesinde suçlamaları reddederek, “Bugün burada bulunmamın nedeni, hukukun değil talimatların egemen olduğu bir düzenden kaynaklanmaktadır” dedi.

İmamoğlu, açıklamalarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Biz senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın… senin evlatlarını sabahın köründe evinden kimse almasın… Söküp atacağız ki senin dahi yuvana, çocuklarının geleceğine huzuru temin edelim.”

Bu sözlerin hukuksuz uygulamalara yönelik bir eleştiri olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Beni tehdit etmekle suçlayanlar, aslında hukuksuzluklarının ortaya çıkmasından korkanlardır” dedi.

Yargıya Müdahale

İmamoğlu, bağımsız yargının siyasi baskı altında olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Asıl tehdit, ‘Turpun büyüğü heybede’ diyerek yargıya doğrudan müdahale edenler tarafından yapılmaktadır.”

İmamoğlu, hukukun üstünlüğünü savunduğunu vurgulayarak, Türkiye’de bağımsız ve tarafsız bir yargının inşa edilmesi gerektiğini söyledi.

“Ülkenin en büyük partisinin bir belediye başkanı olarak, iktidara geldiğimizde kurulacak düzende hukuka güven olacak, yargıya güven olacak, yargı bağımsız ve tarafsız olacak, kötü ve intikamcı zihniyete son verilecek, ülkeye adalet gelecek.”

Yargının siyasi hesaplaşmaların aracı haline getirildiğini öne süren İmamoğlu, “Türkiye, liyakatli savcıların ve hâkimlerin onurlu ülkesidir.” diyerek, hukukun yeniden bağımsız hale gelmesi için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

“Suçlamaları Reddediyorum”

Soruşturma dosyasındaki delilleri değerlendiren İmamoğlu, hakkındaki suçlamaların siyasi olduğunu ve konuşmalarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi:

“Hakkımda açılan bence bu siyasi soruşturmanın cevabını millet sandıkta verecektir. Soruşturma konusu olan konuşmamda kimsenin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyecek bir ifadede bulunmadım.”

“Benim sözlerim, hukuksuzluğu eleştirmekten ibarettir ve anayasal bir hak olan ifade özgürlüğü kapsamındadır.”

İfadesini tamamlayan İmamoğlu, “Benim yaptığım eleştiriler, hukukun üstünlüğüne olan inancımı ve bağımsız yargının gerekliliğini ortaya koymaktan ibarettir.” dedi.

“Soruşturma Hukuksuzdur”

İmamoğlu’nun avukatları, soruşturmanın hukuki olmadığını belirterek, siyasi saiklerle açıldığını vurguladı.

Avukatı Mehmet Pehlivan, “Bu soruşturma, İmamoğlu’nun ifade özgürlüğüne müdahale niteliğindedir ve hukuk tekniği açısından yargısal taciz anlamına gelmektedir.” diyerek, dosyanın düşmesi gerektiğini belirtti.