Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte sürücüsüz araçlar, akıllı otomobiller, yapay zeka ve robotik teknolojilerin hayatın her alanında yaygınlaşması beklenirken, uzmanlar, bu teknolojilerin insan yaşamına dahil olması sonucunda bilişim ve teknoloji hukukunun da büyük önem taşıyacağını söylüyor.
Milli Nizam
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Candide Şentürk Akaner, “Bilişim sistemlerinde kullanılan yapay zeka teknolojisinin belli bir noktada zarar verici eylemlere yol açabileceği ve insanların üzerinde hakimiyet kuramadığı herhangi bir eylemin gerçekleşmesi sebebiyle sorumluluğunun söz konusu olup olamayacağı üzerinde duruyoruz.” dedi.
“Ceza hukuku bakımından sorumluluğun doğabileceği bazı arenalar var. Özellikle karşılaştırmalı hukuk sistemlerinde, Almanya ve İsviçre örneklerine baktığımızda, otonom araçların kendi içinde altı farklı kategoriye ayrıldığını ve bunun üzerinden cezai sorumluluğun tesis edilebildiğini görüyoruz” ifadesini kullanan Akaner, “Biz genel olarak kişilerin sorumluluğunun kast ve taksir açısından değerlendirilmesinin mümkün olduğunu ve somut olayın özelliklerinin de dikkate alınması gerektiğini söylüyoruz. Özellikle de kast açısından çok fazla problemle karşılaşmasak da taksirli suçlarla bağlantılı, dikkat ve özen yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve öngörülebilirlik kriterlerine, otonom araç kullanıcılarının ve bu araçların yapay zekasını üreten birimlerin sorumluluklarının doğup doğamayacağına odaklanıyoruz.” diyerek şu örneği verdi: Robotik ameliyatlarda kullanılan robotu kullanan bir doktor, o sırada robotik cihaza hakim olamaz ve yazılımsal bir hata sebebiyle beklenmeyen sonuçlar ortaya çıkarsa, doktorun cezai sorumluluğu olup olmadığı tartışması gündeme gelebilir.
Yapay zeka sorumluluğu ile ilgili halihazırdaki ceza hukukunda çok net bir sonuca varmanın mümkün olmadığını söyleyen Şentürk, şöyle devam etti:
Bir yapay zekanın cezalandırılması, halihazırdaki hukuk sistemimizde mümkün olmasa da kastı ya da taksirli eylemi nedeniyle sorumlu tutulabilecek gerçek kişiler üzerinden cezalandırma yapılmaktadır. Örneğin, otonom araçların bazılarında kontrol bir noktada sürücüye, bir noktada araca ait ve sürücü, aracın işlerliğine öyle bir güven duyuyor ki hiçbir şekilde uyarı mekanizmasını takip etmiyor ve son sürat, yaya geçidinden geçen yayaya çarpıyor. Böyle bir durumda çarparak kişinin ölümüne veya yaralanmasına sebebiyet verebilir. Burada, sürücünün sorumluluğunu tartışabiliriz. Bunu da Türk Ceza Kanunu’ndaki somut olayın özellikleri çerçevesinde, kast ya da taksir üzerinden değerlendirerek bir sonuca ulaşıyoruz.